Karahindiba (Taraxacum officinale), papatyagiller (Asteraceae) familyasından yaygın bir bitki türü. Çiçekleri sarı, yaprakları yeşil olsa da bitkinin adına "karahindiba" denilmiştir.

Çayırlarda işe yaramaz bir ot gibi görünen bu bitki insanlar için olağanüstü bir şifa aracıdır. Nisan mayıs aylarında her yerde büyür, sarıçiçekleri ile sanki halı gibi etrafı süsler. Çok ıslak toprağı sevmez. Yaprakları çiçeklenmesi başlamadan, kökleri ise, ilkbahar da veya sonbaharda toplanır. Salata olarak da yenir.

Çay: 250 gr. Su ve bir çay kaşığı kök (ince doğranmış) konur. Ertesi sabah kaynama derecesine kadar ısıtılır ve süzülür. Kahvaltıdan yarım saat önce ya da sonra yudum yudum içilir.Çay hazırlamak: Yarım tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış kara hindiba kökü, bir su bardağı dolusu suya akşamdan eklenir, ertesi sabah kaynama derecesine kadar ısıtılır ve süzülür. Bu çay, kahvaltıdan yarım saat önceye ve yarım saat sonraya bölünerek, yudum yudum içilir.

Safra kesesi, karaciğer hastalıklarında, şeker hastaları, kaşıntı, egzama, mayasıl, gut ve romatizma, sarılık ve dalak hastalıkları, yüzdeki sivilcelere iyi gelir.
Hindiba Pekmezi : İki avuç dolusu kara hindiba çiçeği bir litre soğuk suya eklenir ve hafif ateşte kaynamaya bırakılır. Taşmak üzereyken ocaktan indirilir ve sabaha kadar bekletilir. Ertesi gün hepsi bir süzgece boşaltılır ve çiçekler iyice sıkılır. Bu suyun içine bir kilo şeker eritilir ve ince dilimler halinde yarım limon eklenir. ( limon suyu da sıkılabilir ). Daha fazla limon pekmezi ekşitebilir ! Tencere kapaksız olarak ocağa konur. Vitaminlerin yitirilmemesi için, ısının çok düşük olması gerekir. Fazla sıvı böylece, kaynamaya gerek kalmadan buharlaşır. Elde edilen kütle bir veya iki kere soğumaya bırakılarak, pekmezin en iyi kıyama gelmesi sağlanır. Uzun süre beklediğinde şekerlenmemesi için, yoğunluğunun fazla olmaması gerekir. Ama ince de olmamalıdır, yoksa bir süre sonra ekşimeye başlar. Kahvaltı ekmeğine sürülebilecek kıvamda, çok lezzetli ve ağdalı bir pekmez olmalıdır.